Karl
Marx Online (İnsan Kaynakları)
Davranışsal Ekonomi=
"İnsan" diye bir tarihsiz, jeneolojisiz bir soyutlamayı al, Aristo'nun
hayvanla ortak ilan ettiği "hayvansal ruhu" giydir, kafana (meslekî
yanılsamalarına) göre "dürtüler"le donat (istekler, arzular, ihtiyaçlar),
yetmedi yanlış seçimlerini veri kabul et, ha bi de Aritmetik ekle!
Ekonomi'ye Giriş (101)
almadan Psikoloji'ye Giriş (101) zorunlu kılınmazsa, Trieb, Pulsion, Dürtüler teorisi Pavlov'un köpekleri düzeyinde de
okutulmazsa, Marjın (çevrenin) merkezi (tahıl borsası değil kastedilen), fiyat
istikrarsızlığını nasıl tetiklediği gösterilmez ise "Dürtme Ekonomisi"!
Akademinin (kısmen
matematiğin psikolojik transandantal kökleri konusunda kör cahil
yetiştiklerinden) ampirikle temaslı algoritmaya bile aslında o kadar az
inandığı bir çağdayız ki, KOBİ mantığıyla telefonla anketçilik hala veri tabanı
için sağlıklı (Konya şehir tv gibi) sayılıyor.
"İnsan
Kaynakları" uzmanları iyi bilirler: CV. yazma kılavuzlarında kurnazca
yazılan "şahsi ilgi alanlarınızı, hobby ve meziyetlerinizi ilâve olarak
yazmanız şansınızı artıracaktır" ibâresine Asla itibâr etmeyiniz: Şahsî
meziyetleriniz şirket çalışanları ve işleri için Engeldir![1]
"Ehliyetsizliğe
Övgü" hem kapitalizme geç başlayan hem de tam da bu nedenle kapitalizme
doğal yoldan değil Faşizm şeklinde örgütlenen Devlet Kapitalizmi, sınıf ve
parti tahakkümü ile başlayan toplulukların el kitabıdır: Meziyetin yok ama
sömürü fikrin varsa proleterin patronusun!
Ne zaman ki Osmanlı'da
önemli Devlet görevleri -ismi ve liyâkati ne olursa olsun- Devlete nakit veya
aynî (taşınmaz) Rüşvet ödemeyene kapalı (liyâkat kültü ödemeye tabii) hale
geldi, ve Devlet kendini şirket gibi nakit uğruna halka açtı, 'ulufe' bitince
Kapitülasyona teslim oldu!
Kapitalizmin özü liyâkate
karşıdır, liyâkat kültürünün sona ermesi, çözülmesi olmaksızın kapitalizm
başlayamaz bile: "Mülk Allahındır" soyutlamasını düstur edinen Sultan
toprakları ve akarları sadakat olarak anlaşılmış liyâkat kültüyle Tımar gibi
dağıtmak ve geri almakta beis görmez.
Bu mantıkla, Devlet
eliyle -haksız rekâbete dayalı- kapitalist Hile-Hurda ekonomisi, Devleti âlânın
Hibe (tahsis, vergi indirimi, yap işlet gerisini boşver, devredersen de
başkasına tahsis ederiz, vb.) keyfiyeti, din=para özdeşliği tam sağlayana
(dinin özü yok edilene) kadar sürer.
Komünist hayaletin TC'de
din elden gidiyor korkusuyla beraber servetin el değiştirmesi (ayakların baş
olması) motifi üzerinden öcüleştirilmesinin en önemli sebebi kapitalizmin zaten
dinî azınlıkların ayrıcalıklarına el koymanın dinî kural haline getirilmesiyle
palazlanma zorudur.
Sahip olman gereken 1,5
meziyet beyaz yakalılar için sınaii-akademi işbirliğinin ilki lehine olduğu 2.
sınıf ünivesite mezunu (seçkinlerin üniversitelerinden mezunlar kendileri
patron olamıyorlarsa zaten başarısızdırlar) ve de şahsî değil sınıfsız, ontolojik
para orospusu olmandır.
Bu konuda Teori senin
için şöyle yazar (Marx, 1844 Elyazmaları):
"Evrensel Kibar Orospu, insanların ve halkların pezevengidir" (çev.
Kenan Somer, s.232). Kibar, yani "kokusuz"(pecunia non olet), yani kimliksiz, satılmış değilsen, adî oropu (namuslu
hayat kadını) olarak kalır, ne kendine ne
kapitalizme yaramazsın.
Teori senin için daha
ağır bir şey daha der (ama anlaman zor): "Görünür tanrısallık, tüm insanal
ve doğal niteliklerin karşıtlarına dönüşümü, olanaksızlıkları bağdaştırma".
Patron senin şahsî orospuluğun kadar ona yaptığın pezevenkliğe muhtaçtır: Onun
bokunu (mamül ürün) nakde çevir!
Bu onu görünmez ama her
boka maydonoz olan Gökteki Tanrıyla karşılaşmaktan daha mutlu edecektir: Sende
"Görünür Tanrısallığı", dokunduğu boku altın yapan gerçek üretici
gücü, pezevenkliğin ontolojik hafifliğini deneyimleyecek, olanaksız denilenin
olanaklı olduğunu müşahade edecek!
O zamanlar Akademi henüz
orospuluk bölümleri açmadığı için Marx'ın bilmediği bişi de ben ekleyeyim:
Sürdürülebilir kibar orospu ol! Ön plana çıkma! Meziyetsiz cahil ve yoksul
kökenli patron seç; meslek odalarında sergile adamı ibretlik diye! Okulda stajda
öğrendin ya ğöt yalamayı…
[1] Les experts des « Ressources humaines » savent bien: Ne soumettez
jamais vos vertus personnelles à votre CV! “Vos intérêts personnels, vos
hobbies” contairement à ce qui en sont écrits dans les manuels de redaction,
vous feront toujours des obstacles, et aux employés et aux affaires…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder