Çağlar Koç: 31 mai 2020
1- Dikkat etkinliği, bir yaşantıya yöneldiğinde onun canlılık derecesini artırabilir mi? Evetse, yaşantının canlılık derecesi ona karşılık gelen temsil içeriğinin yeğinlik derecesine indirgenemez; hayırsa, yine de indirgenmeyebilir.
2- Çünkü bir yaşantıya karşılık gelen temsil içeriği o yaşantıya dahil olan tüm içerikleri tüketmeyebilir. Mesela acı hissettiğimde acıya yönelttiğim dikkat ya acının şiddetini artırır ki bu da acı yaşantısının temsil içeriği o yaşantıyı tümüyle belirleyememiş demektir.
3- Ya da dikkat acının şiddetini artırmaz. Fakat acının verildiği yaşantıya karşılık gelen temsil içeriği bu acı hissini kapsıyor değildir. Başka bir deyişle, acı temsil edilmeden yaşanır. Ve yaşadığımız acının şiddeti o yaşantıya ait temsil içeriğinin yeğinliğinden ayırt edilir.
*
KENDİLİK İMGESİ VE ÖZ-DUYGULANIM
SELF-IMAGO ET AUTO-AFFECTION
Moi-même
sur moi-même par autrui:
Il y a quelque chose de moi en lui, ou de lui en moi; en tout cas j'ai
toujours cru que je lui ressemblais; et en fait, ce n'est pas si évident que
cela; quand je réalise l'imago en moi et la photo réelle
devant nous, c'est forcément par après coup psychique qu'une
identification simple. pic.twitter.com/HRzrsz2I2U
*
Ia- Incline de penser que -si ce n'est déjà vivre- être affectionné d'un affect X n'est possible (un essaim de possibilités, en fait) qu'à travers non
pas par leur corrélat "naturel", mais forcément par des
représentations diverses,
contingentes ou conventionelles, surtout quand il s'agit au moins de « se le
rappeller », de le ramener au « présent vivant »... C‘est
« son », « notre » arbitraire...
Ib- Ben, X duygulanımının yaşantılanmasının o duygulanımın bağlılaşığı (corrélat) "olan" değil ama ancak
olumsal veya uzlaşımsal olarak onunla bağlantılandırılabilen değişken temsillerle
ilişkili olarak henüz yaşandığını
olmasa bile duygulandırabildiği (sonuçta bir dolu olasılık eşlik eder) –en azından- hatırlandığını, "geri
çağrıldığı" veya "şimdide canlandırıldığını" düşünme
eğilimindeyim...Bu tam da « onun », « bizim »
keyfiliğimizdir...
II- Ancak neredeyse dağınık, kaçan, yakalanmasına pratik bir nedenin
eşlik etmediği bir mevcudiyetin sahih alımlanışına eşlik eden, bir travmada
olduğu gibi seçimsizce, pasif değil,
ama giderek daha da şahsî, neredeyse beğenilerle (affinités éléctives -Goethe)
bağlılaşıklarını kuran bir duygulanım sahih ve şairanedir.
III- Burada, benin sadece geçmişinin değil ama mutlak şimdisinin mevcut
alımlanış biçiminde dahi şeylerin aciliyetinin saldırısı imagoların salto
hareketiyle savuşturulabildiği takdirde öznenin ben yapımının şahsî ve özgür
olduğu, epistemontolojik olarak özgürlüğün
kurulduğu etkin çekirdekteyiz (noyau actif).
IV- Self-Imago, kendilik imgesi veya uzlaşımsal bağlılaşıklarından
çözülmüş özgür temsillerden söz edilebildiği ölçüde, temsiller dünyasına hapsolduğumuz ve onlardan kurtulmamız gerektiği
yollu kısa slogan eleştiri geçersizleşir; tam da temsile karşı temsili
oynayarak kendisi temsili-olmayan korunur (tutulur).
V- Je ne peux soutenir moralement
le précepte spinosiste de
s'écarter de toute "situation triste"
que s'il encourage le sujet à se retrouver dans des situations où, par leurs
structures fuyantes, elles le laissent
la possibilité d'une imagination jouante pour mieux s'armer en défense.
VI- Mais en fait, au delà et même en deça de tout précept ou du
conseil, un sujet justement découragé mais pas abattu qu'il fuit en image
devant l'intensité de l'évènement qu'il va cerner de tout son bagage-image, soit
du corrélat soit d’incongru: C'est devant cette extrême-limite d'affliction
dont on se dépasse...
VII- Là où buté à l'extrême affliction que le sujet se voit en lui
voler en éclat toute image et toute représentation en corrélat congrue, associée par convention causale ou armée des préjugés
scientifiques du jour; toute schème d'explication se voit brisée devant la
(res)source –si encore- inépuisée...
VIII- La ressource face à
une source momentanée, voici
l’équation déjà inégale du sujet dans son acte de liberté dont la dignité
d’in-différence n’est pas abimée, et la source se maintienne comme source tout
en ne se résumant ni ne se réduisant à des ressources dont nous sommes capable
en possibilité toujours d’avance exércée et modulable par arbitraire -soit horizontale, synchronique, soit verticale,
en profondeur et en hauteur, diachronique...Double articulation du
schématisme...
IX- C’est une affaire de retention et protention pour la
maximum d’intensité retenue dans un laps du temps qui ne s’affaisse devant l’emperia
du pathè...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder