ÇİN BİZDEN TAM OLARAK NE İSTİYOR ?

ÇİN BİZDEN TAM OLARAK NE İSTİYOR?

 

Au moment où l'on a bien compris que La Chine nous interdit non seulement tout lieu de culte publique (dont Kabé est fermé sans délais),mais tout espoir, il faut rappeler de ns fautes,c'est le temps d'ouvrir la Porte Etroite, bouchée par dans les murs de Jeusalem, Khalif Omar, pour Laisser Entrer Le Messie (Sauveur)

İslam'ın peygamberinin Mirâcında İsa'yla ne görüştüğünüBiz bilemeyiz, ama Tarihin Sonu'ndan (Kıyâmet) önce Ruh-ül Kuddüs'ün ineceği açıkça kabul edilmiştir. Hristanlığın İslam tasavvuru ne olursa olsun İslam'ın ona karşı muamelesinin HaT/Zırlayıcı&Bekleyici olmasıyla Musevicedir: İkrâ

Bu 3kurtuluş retoriği biribirine ortak İde'yi & Bedeutung'u hermenötik etmenin Şer'i zorluğunda Übersetzung edil emedi& Psüke'yi diğer 2kısmı dumura uğramış bırakarak trajik biçimde 3e böldü & çeviri sağırlar (Abant) diyaloğuna & komplocuların insafına bırakıldı. Küreselleşme Son FıTrSattı!

Heidi OntoTeolojik konstitüsyonu gördü (poker face), tarihsel açımlanmış şekliyle Hristiyanlığı haklı olarak Düşünce'nin dışına attı; İz'e bakan Derrida tarihi olmayan düşünceye kuşkuyla baktı; Marion maaleysef sadece Hristiyan Ateizm (Tekno-bilim) Vahiy olarak vakur bir acıyla (!) kucakladı

Musevîler diasporada yaşadıkları sürece (Dar-ül Harb) kendilerini LâDîn koruyarak ancilla (hizmetkâr) ve masum kaldıklarını sandılar; İslâm geçmişinde Aydınlık Felsefe Tıp Siyaset ışımasının mirasından hovardaca, hamasetle; Hristiyanlar ise önlerindeki çizgisel gelecek zamandan hoyratça Borçlandılar.

Latin hristiyanı için religio bağlanma ve cem (aşk) etme iken (kalmayan komünotarizm), İslâm'da Dîn borç demektir: ordan her türlü (hoyrat ve mirasyedi hovarda) borçlanmayı görme ve çözümleme şansımız var; ama Sufi mirası çöpe attık! Yahudi için ise Akit âkittir; Ahit böyle, no problem!

AhitBorç konusunda ne Alman hristiyanı İsyanyolu anlar; ne NewYork diasporasındaki Yahudi antisemitizm dışında İsrailli karındaşını;  İslam ise Gastarbeiter kardeş katliyle meşgul. Akit bir yana, herkes nâkit peşinde, ama öyle bir Geçer Akçe hiç olmadı: Satın al; ye, iç & öl; gerisi seni aşar!

İmdi laik (dinsiz veya deist -cf. Marion) Vahiy, yani tekno-bilimin bizzat kendisinin GeçerAkçe olacağı aşikâr. İlim neydi ("kendini bilmek" değil, bilmemek): Prometius'un Tanrı'dan çaldığı (nasıl yakılacağını Mimesis'le öğrendiği, ama nasıl söndüreceğini bilmediği (cf. Apprenti Sorcier) Hile!

Çoklu Organ Yetmeziği MetaStas'ın; Çoklu Kardeş Kâtli ise Din içi& Din Dışı bütün Genel Seferberliklerin, Dünya Savaşlarının kibar adı. Şimdi merkantalist Ulusal yerelciler ile Bilişimci BioProtezci Dinsiz küreselciler arasında Fiziki Savaşı, Tekno-Virüs Totalitarizmi engelleyecek mi?

Beden hep sömürüldü: Batı kapitalizmi (fantazi artıdeğeri kullanım nesnesinden soyutlayıp kendinde Beyaz Geçer Akçe yapmasıyla Emeğin Bedenini çalışma nedenine yabancılaştırdı. BeyazSermaye" Al benim halkımın Etini sömür" diyen Çin'e taşındı. Şimdi ise Çin üretmeyen etimizi geri istiyor

Eski Avrupa demokrasileri artı değeri paylaşmak için tartışmaya ve pazarlığa tâbi idi; Çin totaliter kapitalizmi komünist partinin organonu olarak kapitalizmi yeni üst aşamasına taşıyor: Bedenin rızası (virüs karşısında ölüm-kalım savaşında) artık tartışmaya değil ücrete tâbi !

 

Çinlilerin kendi ülkelerindeki ucuz köylü iş gücünü/bedenleri disipline etmek için Batı Sermayesinin KnowHow'u ile yaptığını, biz 1960'larda Almanya'ya köylü göndererek yaptık, ama Özal dönemine kadar gidip Bedenlere bakıp arayıp sormadık: Beyaz Şiddetin Beyaz Mark'yla idare ettik.

 

BatıDemokrasisi artık üretime dayanmadığı için üretici güçlerin konuşma&tartışmaya katılma hakkı daortadan kalkmıştır. Çoktan TercihliDemokrasiden vazgeçirilen TCise artık bedenin hastalıklı Rızası baştan verilmiş sayılacağından(aşı karşıtları idam): Demokrasiye Marshall Planı Vedası

Çin bizi (düşman kardeşleri ve dumura uğramış ruhlarımızı) her türlü dini ve ahlaki sorgulama ve sorumluluktan azâde kılarak bize ölümden geri dönülmüş bir Esir hayatı vaat etmektedir. Savaş olmadan Çin'e Dünya yenildi; zira o bize Aşı verecek, aş verecek. Dinimiz Şinto artık !

Batıda bilim insanları rahat bir "oh hele şükür" çekiyorlardır: Yığınla yasaklı, etik kurulların bitmeyen tartışmalarına takılmış bio-teknolojik buluş artık Çin sayesinde (sağlık turizmi ile Yeniden Doğuş) yeni kapitalizmin beden teknolojilerinin gadjet'leri olarak online hizmetlerde

Çin,yüzyıllar önce,sömürgeciliğin başlarında,Valaloid Tartışmasıyla Engizisyonlarda başlamış, 20yy Etik Kurullarında devam etmiş Ruh&İnsanlık tartışmasına net olarak Son vererek "ruhlarımızı özgürleştiriyor". Zira, bizden (Ruhunu Sat) sadece Bedenlerimizi O'ndan Geri Satın Almamızı (Rachat) istiyor