24.06.2013

"HAZİRAN AYINDA..." (25-06-1982)

O en büyük darbeyi yediğimiz ses






haziran ayında biz, kabakları oyup

sabun çiçekleri toplamayı düşlerken

gümüş boyunları olan kızlarla

çatal bıçak sesleriyle yaz akşamları

renkli tüpler ışıyıp

o en büyük darbeyi yediğimiz ses

kahkahalarda eritilip uzanılırken bardaklara

tam yedi kez büyütülmüş şekli bu ülkenin

upuzun bir masaya sığdırılırken

dünden keskin yanık ot kokularını kimse duymadı.



filistin’de cephanem bitti

arjantin ise savaşa görkemli

onbirli’leriyle devam ediyor ancak



kestaneliğe çıkıp aşağıyı seyrediyoruz

bizim aile hep aynı partiye oy verecek artık

-iki taraf birleşti-

gelin bir tarafın derhal masadan kalkmasını istiyor

zira boylu boyunca duvağın üzerine oturmuşlar

yaşlı hala mührü nereye basacağını soruyor

son olarak siyah rugan çantasına bir kez daha sarılarak

kaptırdığı paralarını çekebileceğine dair garanti istiyor.



yukarıda kestaneler ateşte patlayacak gibi oluyor

ama dünya kupaları bir türlü bitmek bilmiyor...



[Bundan tam 31 yıl önce yazılmış
ve hiç yayımlanmamış 'çekmece şiiri'nin
sene-i devriyesi,
üstelik hâlâ sansürlü...]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder